HÜRRİYET KASİDESİ


Warning: file_get_contents(): php_network_getaddresses: getaddrinfo for dersedebiyat.com failed: Name or service not known in /home/u1111238/public_html/wp-content/plugins/better-adsmanager/includes/libs/better-framework/functions/other.php on line 612

Warning: file_get_contents(https://dersedebiyat.com/wp-content/plugins/better-adsmanager//js/adsense-lazy.min.js): Failed to open stream: php_network_getaddresses: getaddrinfo for dersedebiyat.com failed: Name or service not known in /home/u1111238/public_html/wp-content/plugins/better-adsmanager/includes/libs/better-framework/functions/other.php on line 612

1. Görüp ahkâm-ı asrı münharif sıdk u selametten
Çekildik izzet ü ikbal ile bab-ı hükûmetten

1. Çağın değer yargılarını doğruluktan ve samimiyetten sapmış görerek kendi arzumuz ve saygınlığımız ile devlet  kapısından ayrıldık.

2. Usanmaz kendini insan bilenler halka hizmetten 
Mürüvvet-mend olan mazluma el çekmez ianetten

 2.Kendini insan bilenler halka hizmet etmekten usanmaz, mürüvvet sahibi olanlar zavallılara yardım etmekten kaçınmaz.

3. Hakir olduysa millet şanına noksan gelir sanma 
Yere düşmekle cevher sakıt olmaz kadr ü kıymetten

3.Eğer millet, hor görülmüşse onun şanına bir eksiklik geleceğini sanma; yere düşmekle cevher, değerinden özünden birşey kaybetmez.

4. Vücudun kim hamir-i mâyesi hâk-i vatandandır 
Ne gam rah-ı vatanda hak olursa cevr ü mihnetten

4.Vücudun mayası, vatan toprağıdır; bu vücut, acı ve sıkıntı içinde vatan yolunda toprak olursa, en küçük bir üzüntü duyulmaz.

5. Muini zalimin dünyada erbab-ı denaettir 
Köpektir zevk alan sayyad-ı bi-insafa hizmetten

5.Dünyada zalimin yardımcısı, aşağılık kimselerdir; insafsız avcıya hizmetten zevk alan ancak köpektir.

6. Hemen bir feyz-i baki terk eder bir zevk-i faniye 
Hayatın kadrini âli bilenler hüsn-i şöhretten

6.Hayatın değerini iyi şöhretten yüksek tutanlar, edebî bir feyzi geçici zevk için terk ederler.

7. Nedendir halkta tul-i hayata bunca rağbetler 
Nedir insana bilmem menfaat hıfz-ı emanetten

7.Halk arasında ömür uzunluğuna bunca düşkünlük nedendir? Emaneti korumaktan insanın menfaati nedir bilmem!

8. Cihanda kendini her ferdden alçak görür ol kim 
Utanmaz kendi nefsinden de ar eyler melametten

8. Cihanda kendini her fertten alçak gören kişi ayıplanmaktan utanır fakat kendi nefsinden utanmaz.

9. Felekten intikam almak demektir ehl-i idrake 
Edip tezyid-i gayret müstefid olmak nedametten

9. Akıllı ve bilinçli olanların, yaptıklarından pişman olup çalışmalarını artırması ve bunlardan ders alması, felekten intikam almak demektir.

10. Durup ahkam-ı nusret ittihad-ı kalb-i millette 
Çıkar asar-ı rahmet ihtilaf-ı rey-i ümmetten

10. Başarının, üstünlüğün değeri, milletin gönül birliğinde durur; koruma ve kollama eserleri ise ümmetin düşüncesinin çarpışması ile çıkar.

11. Eder tedvir-i alem bir mekînin kuvve-i azmi 
Cihan titrer sebat-ı pay-ı erbab-ı metanetten

11.İktidar sahibi bir kişinin azim gücü, dünyanın bir düzene girmesini sağlar; metanet sahibi kişilerin ayaklarını sağlam basması ile cihan titrer.

12. Kaza her feyzini her lutfunu bir vakt için saklar 
Fütur etme sakın milletteki za’f u betaetten

12.Kader, her feyzini, her lütfunu bir zaman için saklar; milletteki gevşeklikten, zayıflıktan sakın korkma!

13. Değildir şîr-i der-zencire töhmet acz-i akdamı 
Felekte baht utansın bi-nasib- erbab-ı himmetten

13.Zincire vurulmuş aslana ayaklarının güçsüzlüğü töhmet değildir; bu dünyada nasipsiz himmet sahiplerinden talih utansın.

14. Ziya dûr ise evc-i rif’atinden iztırâridir 
hicâb etsin tabiat yerde kalmış kabiliyetten

14.Işık yüksekliğin doruğundan uzaksa çaresizliktendir; tabiat yerde sürünen kabiliyetten utansın.

15. Biz ol nesl-i kerîm-i dûde-i Osmaniyânız kim 
Muhammerdir serâpâ mâyemiz hûn-ı hamiyetten

15.Biz o Osmanlılar boyunun ulu soyundanız; mayamız, bütünüyle şehadet kanıyla karılmıştır.

16. Biz ol âl-i himem erbâb-ı cidd ü içtihâdız kim 
Cihangirâne bir devlet çıkardık bir aşiretten

16.Biz o yüce hamiyetli, çalışkan ve güçlü kişileriz ki bir küçük aşiretten dünyaya hükmeden bir devlet meydana getirdik.

17. Biz ol ulvi-nihâdânız ki meydân-ı hamiyette 
Bize hâk-i mezar ehven gelir hâk-i mezelletten

17.Biz o yüce yaradılışlı milletiz ki hamiyet meydanında ayaklar altında toprak olmaktan bize ölüm daha iyi gelir.

18. Ne gam pür âteş-i hevl olsa da gavgâ-yı hürriyet 
Kaçar mı merd olan bir can için meydân-ı gayretten

18.Hürriyet mücadelesi korkulu ateş olsa ne dert, yiğit olan bir insan gayret meydanından kaçar mı?

19. Kemend-i can-güdâz-ı ejder-i kahr olsa cellâdın 
Müreccahtır yine bin kerre zencîr-i esâretten

19.Cellâdın can yakan kemendi acımasız bir ejder bile olsa, yine bin defa esaret zincirinden daha iyidir.

20. Felek her türlü esbâb-ı cefasın toplasın gelsin 
Dönersem kahpeyim millet yolunda bir azîmetten

20.Felek her türlü eziyet yollarını toplasın gelsin, millet yolunda hizmetten dönersem kahpeyim.

21. Anılsın mesleğimde çektiğim cevr ü meşakkatler 
Ki ednâ zevki aladır vezâretten sadâretten

21.Bu yolda çektiğim acılar, sıkıntılar anılsın; bunun en basit zevki bile vezirlikten, sadrazamlıktan daha iyidir, yücedir.

22. Vatan bir bî-vefâ nâzende-i tannâza dönmüş kim 
Ayırmaz sâdıkân-ı aşkını âlâm-ı gurbetten

22.Vatan, bir vefasız alaycı sevgiliye dönmüş, aşkına bağlı olanları gurbet acılarından ayırmıyor.

23. Müberrâyım recâ vü havfden indimde âlidir 
Vazifem menfaatten hakkım agrâz-ı hükümetten

23.Korkudan, yalvarma yakarmadan uzağım; benim yanımda görevim menfaatimden, hakkım hükûmetin kötü niyetlerinden daha üstündür.

24. Civânmerdân-ı milletle hazer gavgâdan ye bidâd 
Erir şemşîr-i zulmün âteş-i hûn-i hamiyetten

24.Ey zalim! Milletin yiğitleriyle mücadeleden sakın; senin zulmünün kılıcı hamiyet kanının ateşi karşısında erir.

25. Ne mümkün zulm ile bidâd ile imhâ-yı hürriyet 
Çalış idrâki kaldır muktedirsen âdemiyetten

25.Zulüm ile, işkence ile hürriyeti ortadan kaldırmak ne mümkün; eğer kendinde bir güç görüyorsan insanoğlundan idraki kaldırmaya çalış.

26. Gönülde cevher-i elmâsa benzer cevher-i gayret 
Ezilmez şiddet-i tazyikten te’sir-i sıkletten

26.Gönülde çalışma gevheri, elmas cevherine benzer; ağırlığın tesirinden, baskının şiddetinden ezilmez.

27. Ne efsunkâr imişsin ah ey didâr-ı hürriyet 
Esîr-i aşkın olduk gerçi kurtulduk esâretten

27.Ey hürriyetin güzel yüzü, sen ne büyüleyici imişsin. gerçi esaretten kurtulduk derken senin aşkının esiri olduk.

28. Senindir şimdi cezb-i kalbe kudret setr-i hüsn etme 
Cemâlin ta ebed dûr olmasın enzâr-ı ümmetten

28.Şimdi kalbi fethedecek güç sendedir, güzelliğini gizleme; güzelliğin, milletin nazarlarından ebediyete kadar uzak kalmasın.

29. Ne yâr-ı cân imişsin ah ey ümmid-i istikbâl 
Cihanı sensin azad eyleyen bin ye’s ü mihnetten

29.Ey geleceğin umudu, sen ne can dostuymuşsun; dünyayı bütün üzüntü ve sıkıntılarından kurtaran sensin.

30. Senindir devr-i devlet hükmünü dünyaya infâz et 
Hüdâ ikbâlini hıfzeylesin hür türlü âfetten

30.Hükmetme çağı senindir, hükmünü dünyaya geçir; allah yüceliğini her türlü belâlardan korusun.

31. Kilâb-ı zulme kaldı gezdiğin nâzende sahrâlar 
Uyan ey yâreli şîr-i jeyân bu hâb-ı gafletten

31.Ey yaralı kükreyen aslan, senin gezdiğin güzel sahralar zulmün köpeklerine kaldı, artık gaflet uykusundan uyan!

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.